1 Ekim 2017 Pazar

Hz. İsa Notları - 8



(Bu notun öncesini okumak için tıklayınız: Hz. İsa Notları - 7)


Şem'un-u Safa'nın Kayıp İncili


Evliya Çelebi, bugün Lübnan'ın güneyine düşen Nakura'ya seyahat ettiğinde orada rastladığı Şem'un-u Safa Türbesi'nde bulunan bir İncil nüshasında rastladığı bir İncil âyetini eserinde alıntılamış. Evliya Çelebi'nin işte o alıntıladığı âyetin kelimeleri:

 "
ايتون  bir oğlan"

"
ازربيون   İbrahim neslinden ola"

"
پروفتون   Peygamber ola"

"
لوغسلين   yalancı olmaya"

"
بنت   onun"

"
افزولات    doğum yeri Mekke ola"

"
كه كالوشير    salihlikle gelmiş ola"

"
تونومنين   onun mübarek adı"

"
مواميت   Mevamit1 ola"

"
اسفدوس  ona tâbî olanlar"

"
تاكرديس   bu dünyânın mâliki olalar"

"
بيست بيث    ve o dünyânın mâliki olalar" 



Şimdi de Evliyâ Çelebi'nin Şem'un-u Safâ ile ilgili anlattıklarından bâzı alıntılar:


Hazret-i Îsâ çocukluğunda bunların2 kucağında büyümüştü. Bu Şem'un, Hazret-i Yahyâ'nın akrabalarından idi. Hazret-i Mesih göklere yükseldikten sonra bunlar Nablus şehrini terk ettiler. Genellikle Antakya'da Habib-i Neccar ile otururlar idi. Habib-i Neccar'ın şehit olmasından sonra nice zaman gezdi dolaştı. (...) sene yaşayıp bu Nakura'da şehit oldu ve Nasrâniler burada defnettiler. Üzerine kayzerlerden bir kral yüksek bir türbe ve bir İrem Bağı zeytinli cennet bahçesi yapıp îmâr eder. Hâlâ bütün Nasrâni milletlerin ziyâret yeridir. Ümmet-i Muhammed'in de ziyâret ve dinlenme yeridir.


...(Nakura'daki Şem'un-u Safâ Türbesi hakkında..)  Nur dolu kubbesinin içi çeşit çeşit balmumları ile süslüdür. Ve şamdanlar, halılar ve kandiller ile bezenmiş ünlü bir türbedir. Hattâ Oniki Havârî'nin aşkına oniki kandili gece gündüz yanıp aslâ söndürülmez. Bütün hizmetçileri bununla görevlidir. Zira bu diyar zeytin ve zeytinyağından ibâret olduğundan her köyden nice yüz miskete ile zeytinyağı gelip kandillerde yakarlar. ... Bu diyarın mahkemesi Şem'un Türbesi'dir. O yüzden mahkeme kadılarına rağbet yoktur. Bu da ibret alınacak bir şeydir. Nasrânîler yine bir müşkil işleri olsa bu türbeye gelip Şem'un-ı Safâ'nın kendi hattıyla ceylan derisi üzerine Hazret-i Îsâ'ya (inen) doğru İncil bu türbededir. Nasrânîler, o İncil'e el basıp yemin ederler. Suçlu olanlar korkup el basamazlar. Hakir, bu İncil'i yedi kere açıp seyretmişimdir. Ma'kal yazısına yakın bir çeşit yazıdır. Hakir, masraf sahibi Rum Mehmed Ağa ile bu doğru İncil'den Hazret-i Risâlet-penah hakkında Hazret-i Îsâ'ya indirilen âyeti çıkarıp buraya yazdık, Hazret-i Muhammed Mustafâ sallallahu aleyhi ve sellem hakkındaki İncil-i Şerif âyeti:3 


"Âzer oğlundan bir oğlan peygamber ola. Yalancı olmaya. Onun doğumu Mekke'de ola. Sâlihlik ile gelmiş ola. Onun mübârek adı Mevamit ola. Ona uyanlar bu dünyânın sâhibi olalar ve dâhi öbür dünyânın sâhibi olalar."

Maalesef, bugün, bu İncil-i Şerif el yazması kayıptır. Görünen o ki, bu nüsha, dört kanonik incilden çok farklı bir nüshaydı. Çünkü Yeni Ahit'in kanonik dört incilinin günümüzde okuduğumuz versiyonlarında böyle bir fıkra4 geçmiyor.

Ayrıca şuna da dikkat çekmek istiyorum. Evliyâ Çelebi, Seyahatnâme'de bâzen kulaktan duyma efsâneleri de aktarıyor. Ancak buradaki hâtırâ öyle değil. Seyyah bizzat o el yazmasını incelediğini, üstelik bunu yedi defa yaptığını söyledikten sonra, iyice emin olarak bu yukarıdaki İncil âyetini alıntılıyor.


Dipnotlar


1) Bediüzzaman Said Nursî Hazretleri, Muhammed kelimesinin Memed kelimesi olarak, Memed'in de Mevâmit olarak tahrif edildiği kanaatini dile getirir.
2) Burada bahsedilen "bunların", Hz. Şem'un'un âilesi olabilir. Elbette, Hz. Şem'un, Hz. Îsâ'dan daha yaşlı olabilir. Ancak daha genç olması durumunda, "bunların" kelimesi ile kastedilenin, Hz. Şem'un'un ailesi, yakınları olduğunu da ihtimal dahilinde tutmak gerekir. Tabi ki, Evliya Çelebi'nin cümlelerinin tamamı doğru olacak diye têvile zorlamaya da gerek yok. Hz. Îsâ'nın onların yanında çocukluğunu geçirdiği bilgisi tamâmen gerçek dışı da olabilir. Burada, temel prensip şu olmalı, bir rivâyetin tamâmı gerçek değil diye tamâmı da uydurma efsâne olmak zorunda değil. Bize düşen, rivâyetin ne kadar gerçek olup olmayacağını incelemek. 
3) Hz. İbrâhim'ın alâ nebiyyinâ ve aleyhisselâm babasının adı Âzer'di.
4) Eskiden Osmanlı Türkçesi'nde, İncil'in her kitabının birincil seviyedeki alt bölümlerine bap (bab), bapların alt bölümlerine de fıkra denirdi. Artık kullanılmıyor. 
5) Evliya ÇelebiGünümüz Türkçesiyle Evliya Çelebi Seyahatnamesi; 3. Kitap, 1. Cilt, s.140-141 vd.

Bibliyografya


 
Said NursîMektûbat, s. 171, Envâr Neşriyât, İstanbul:2010.

♦ Evliya ÇelebiGünümüz Türkçesiyle Evliya Çelebi Seyahatnamesi; 3. Kitap; hazırlayanlar, Seyit Ali Kahraman, Yücel Dağlı; Yapı Kredi Yayınları; 3. Baskı, İstanbul:Haziran 2012; ISBN:978-975-08-1101-1 

(Bu notun sonrasını okumak için tıklayınız: Hz. İsa Notları - 9)



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder