Evliyá Çelebi Kasiyun Dağı'ndan Kaysun Dağı olarak bahsetmiş. Bir yazım hatası veyá dağın adının onun zamánındaki bir söylenişi olabilir. Evliyá Çelebi şöyle anlatıyor:
"Ebu's-Selc-i Hindí,
Hazret1 ile ticáret için Busra şehrine geldiklerinde Hazret'le
Şam'a gelmişti. Ancak Hazret, Şam'a girmeyip Kaysun Dağı'nda Şam'ı seyretti.
Hálá orada Kademü'n-Nebí makámı vardır. Hazret yine Busra'ya gidince
Ebu's-Selc-i Hindí, Şam'da kaldı. Bu Cebelü's-Selc'de gömülüdür. Sahábe-i
Kiram'dandır. Bázıları 'Hazret'e peygamberlikten evvel yoldaş olduğundan sahábe
değildir' demişlerdir. Hálá bütün insanların ziyáret yeridir...
...Bu Rebve Boğazı
Dağı'na bitişik büyük bir dağ vardır. Orada benzersiz bir mağara vardır. Bütün
Hristiyanlar o mağarayı ziyáret ederler. Bütün Şam halkının dediklerine göre
Hazret-i Meryem, Hazret-i İsa'yı bu mağarada dünyáya getirmiş ola..."2
Evliyá Çelebi, daha sonra Hz. İsa'nın Beytüllahim'de dünyáya geldiğine dáir riváyete inandığını, Şam'da dünyáya geldiğine inanmadığını yazıyor. Kur'ân'da Hz. İsâ'nın Beytüllahim'de dünyáya geldiğine dáir bir kanıt yok, ne de hadis-i şeríflerde böyle bir riváyet var. Durum böyle olunca, Müslümanlar, Hz. İsá'nın Beytüllahim'de dünyáya geldiğine inanmak zorunda değiller. Şam'da da dünyáya gelmiş olabilir.
Meryem súresinde Alláh-u Teálá, Hz. Meryem'in radıyalláhu anhá hámile kalınca, uzak bir yere çekildiğini haber veriyor:
فَحَمَلَتْهُ فَانتَبَذَتْ بِهِ مَكَانًا قَصِيًّا
"Meryem oğlana gebe kaldı, o haliyle uzak bir yere çekildi."3
Hz. Meryem'in radıyalláhu anhá Süleyman Mábedi'nde yaşıyordu. Âyette zikredilen "uzak bir mekân" Beytüllahim olabilir mi? Zírá, Beytüllahim'in Süleyman Mábedi ile arası 10 km civárında. Burada bahsedilen mekân Şam'daki dağ olabilir. Zírá, Hz. İsá'nın dünyáya geldiği mekânla ilgili elimizde iki riváyet var ve Şam riváyeti Beytülláhim riváyetine göre daha uzak bir mekána işáret ediyor. Rebve'nin Süleyman Mábedi'ne uzaklığı 220 km civárında.
Hz. Meryem, Hz. İsá'yı dünyáya getirdiğinde henüz Buhtunnasr, Hz. Yahyá'nın intikámını almak için Yahudilerin yaşadıkları şehirleri haráb etmemişti. Bu şehirler, Hama'dan Kudüs'e kadar uzanan birkaç táne şehirdi. Bu olaylar, MÖ 400-350 arasında yaşandı. Beytüllahim diye bir mekân hiç vár olmamış da olabilir. Hz. İsá'nın Şam'da doğmuş olabileceğini de hatırda bulundurmamız gerekir.
Dipnotlar
1) Hz. Muhammed Mustafâ aleyhissalâtu vesselâm
2) Evliyâ Çelebi; Günümüz Türkçesiyle Evliya Çelebi Seyahatnamesi; 3. Kitap; 1. Cilt; s.118
3) Kur'án-ı Kerím, Meryem: 22
Bibliyografya
♦ Evliya Çelebi; Günümüz Türkçesiyle Evliya Çelebi Seyahatnamesi; 3. Kitap; hazırlayanlar, Seyit Ali Kahraman, Yücel Dağlı; Yapı Kredi Yayınları; 3. Baskı, İstanbul:Haziran 2012; ISBN:978-975-08-1101-1.
(Bu notun sonrasını okumak için tıklayınız: Hz. İsa Notları - 6)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder